Geceleri Neden Yatak Odasında Çiçek Bulundurmamalıyız?

Geceleri Neden Yatak Odasında Çiçek Bulundurmamalıyız?

 

Baharın gelişiyle; çiçeklerin bahçelerde, çevremizde geniş bir renk alanı yaratması, evimizin her noktasında da çeşit çeşit çiçeklerin yer alması düşüncesi son derece cazip gelebilir. Ama yatak odasında çiçek bulundurmak gerçekten iyi bir fikir mi?

Yatak odasındaki bitkilerin bir kişinin sağlığına yararlı mı yoksa zararlı mı olduğu konusunda çeşitli görüşler vardır. Bu fikir ayrılıklarının ana nedeni; geceleri bitkilerin oksijen değil karbondioksit salması gerçeği ile ilgilidir.  

Bitkiler Geceleri Karbondioksit Salgılar

Bitkilerin, hayvanların daha doğrusu tüm canlıların hayatta kalmalarını sağlayan temel işlevleri yerine getirebilmeleri ve yeterli enerjiye sahip olmaları için solunum yapması gerekmektedir. Bitkiler gün boyunca karbondioksit alıp oksijen salgılarlar. Ancak geceleri tam tersi bir durum yaşanmaktadır. Gündüz fotosentez ile oksijen salgılayan bitkiler, gece ise güneş ışınlarından beslenemedikleri için karbondioksit salgılarlar. Bu yüzden yatak odalarında kullanılacak bitkiler özenle seçilmelidir. [1] 

Karbondioksit Uykuyu Nasıl Etkiler?

Kanımızdaki yüksek karbondioksit seviyeleri konsantrasyonumuzu etkileyebilir ve bizi uykulu hale getirebilir.

Peki, buna göre bitkiler geceleri karbondioksit ürettiği için yatak odasına bitki koymak daha kolay ve daha hızlı uykuya dalmanıza yardımcı olmaz mı? Ne yazık ki böyle değil. Aslında gece ilerledikçe, yatak odanızda karbondioksit miktarının artmasına ve bu da kanınızda yüksek derecede karbondioksit konsantrasyonunun olduğu bir durum olan ''hiperkapniye'' neden olabilir. Bu durum; kandaki karbondioksit seviyesinin çok fazla yükselmesine ve normalden daha fazla oksijene erişmek için nefes alma düzeninizi artıran bir refleksi tetikler.

Yani beyniniz, kan dolaşımındaki karbondioksit miktarını düzenler. Böylece yatak odanız karbondioksitle dolduğunda, siz uyurken bile nefes alma düzeniniz ayarlanır. Daha yüksek karbondioksit seviyelerini telafi etmek için de genellikle kısa ve sık nefes alıp verme eğiliminde olursunuz.

Nefes alma değişikliği uykunuzun kalitesini bozabilir. Örneğin; bazı insanlar tek başlarına uyuduklarında daha fazla dinlendiklerini belirtirler. Bunun nedeni, karbondioksit salgılayan başka bir canlı olmadan uyumanın vücudunuzu yormamasıdır. Karbondioksit salgılayan başka bir canlı ile aynı odada olduğunuzda, nefes alırken yatakta daha fazla hareket edersiniz.

Geceleri Oksijen Salan Bitkileri Tercih Edebilirsiniz

Tüm bitkiler geceleri karbondioksit salmaz. Bazıları aslında gündüzleri karbondioksit ve geceleri oksijen açığa çıkararak tam tersini yapabilirler. Burada fotosentez tarafından üretilen oksijen hapsolur ve gün içinde kaçamaz. Bazı bitkilerde, oksijeni bu şekilde yakalama, bitkinin yapraklarından su kaybını önlemek için DNA'sının bir parçasıdır. Sıcaklığın düştüğü gece vakitlerinde hapsolmuş oksijeni serbest bırakmak için gözeneklerini gevşetir.

Bu yüzden yatma alanlarında bu bitkileri tercih edebilirsiniz. Geceleri oksijen salgılayan bitkilerden bazıları şu şekildedir:

1- Aloe Vera

2- Peepul

3- Yılan Bitkisi

4- Orkide

5- Neem (Hint Leylak)

6- Areca Palmiyesi

7- Gerbera (turuncu)

8- Noel Kaktüsü[2] 

Oksijen Uykumuzu Nasıl Etkiler?

Vücudumuzun hayatta kalmak ve aktif olmak için oksijene ihtiyacı vardır. Ancak uykuya daldığımızda çok fazla oksijene ihtiyacımız olmaz. Çünkü çok fazla oksijen bizi uyanık tutar. Örneğin ne zaman egzersiz yaparsanız, kan dolaşımınız artar ve beyninize daha fazla oksijen gider. Bu olduğunda zihniniz keskinleşir ve uyuşukluğunuz varsa kaybolur. Genelde insanlar iyi bir egzersizden hemen sonra kendilerini tetikte ve uyanık hissederler. Bu nedenle yatak odanızda geceleri oksijen salan bitkileriniz varsa, uykuya dalmanız daha zor olabilir çünkü uyanık ve enerjik olma olasılığınız yüksektir. Ayrıca daha yüksek oksijen seviyeleri kanınızda bulunan karbondioksit miktarını azaltarak uyku kalitenizi olumsuz etkiler.

Yatak Odasında Bitki Bulundurmanın Eksileri

Birçok insan evde bitki bulundurmayı sever. Onları balkona, oturma odasına ve hatta yatak odasına yerleştirebilirler. Bitkileri eve yerleştirmek, bizlere uygun ve dinlendirici bir ortam sağlar. Ancak son zamanlarda bazı bilgiler bitkilerin nereye yerleştirildiğinin aslında önemli olduğunu göstermektedir. Buna göre, yatak odamızda bitki bulundurmanın eksilerini şu şekilde sıralayabiliriz:

Kapalı Alan Bitkilere Zarar Verebilir

Ev bitkilerinin içeride yetiştirilmesi kolay olsa da; bazen evlerimiz, bitkiler için sorunlara neden olabilir. Bu özellikle merkezi ısıtmanın, temiz hava eksikliğinin veya soğuk hava akımlarının bitkileriniz için stresli olabileceği kış aylarında yaygındır. Bu yüzden bitkinizin yer aldığı noktaları iyi seçmelisiniz. Bitkiniz için yeterli ortam sağlandığında ömrü de daha fazla olacaktır. 

Küflenme

İç mekan bitkileri bazen küflenmeye neden olur. Bitkiler, küf veya külleme olarak da adlandırılan beyaz küfe neden olur. Bu durum mantar enfeksiyonuna yol açabilir ve bitkilerde sağlık sorunlarına neden olabilir.

Alan

Küçük bir yatak odanız varsa veya çok iyi bir havalandırmaya sahip değilseniz, bu alanda bitki yetiştirmeniz çok doğru olmayabilir. Özellikle nefes almayı etkileyen sağlık sorunlarınız varsa, yatak odanızda bitki bulundurmamanız en doğrusu olacaktır. Yine de, bitkileri çok seviyor ve onlarsız yapamıyorsanız, en azından geceleri oksijen sağlayan bir bitki tercih edebilirsiniz.

Yatak Odasında Bitki Bulundurmak İstemeyeceğiniz Özel Koşullar

Ne yazık ki, bazı iç mekan bitki türleri astım ve alerji için kötü olabilir. Bitkiler havayı temizlemeye ve solunum problemlerini hafifletmeye, oksijen seviyesini arttırmaya yardımcı olsalar da, polen yayarak, alerjileri tetikleyebilir ve astım belirtilerini kötüleştiren mantarlar geliştirebilirler. Ancak kendiniz için doğru türleri seçerek, evinizin başka bir köşesinde bulundurabilirsiniz.

Saman nezleniz varsa, aşırı kokulu bitkileri yatak odanızda bulundurmaktan kaçınmalısınız. Ayrıca astımınız veya alerjik reaksiyonlarınızda varsa, bitkide mantar veya küf olmamasına çok dikkat etmeniz gerekir.

Bu anlamda yapılması gereken en iyi şey; toz, polen ve küf gibi astım ve alerji ataklarını tetikleyen ev bitkilerinden kaçınmaktır. Astım için kötü olabilecek iç mekân bitkileri için uyulması gereken 3 kural şu şekildedir:

1.     Toz veya mantar sporlarını çeken bitkilerden kaçınmalısınız. Toz parçacıkları da büyük bir sorun olabilir. Yaprakları sayesinde temizlemeniz gereken partikülleri yakalayabilen bazı ev bitkileri de bulunmaktadır ve bu bitkilerde astımınız varsa sizi olumsuz etkileyebilir.

2.     Bakımı zor olan veya aşırı sulanan bitkileri tercih etmemeniz doğru olacaktır. Çünkü aşırı sulama, küf ve mantar oluşumu için gerekli ortamı yaratır. Ayrıca yetiştirebilmeniz için dış kimyasallara ihtiyaç duyan bitkilerden de kaçınmalısınız.

3.     Yüksek polenli bitkileri de tercih etmemeye özen göstermelisiniz.

Tüm iç mekân bitkileri alerji için kötü olmasada, bazı bitkiler ya solunum yoluyla ya da bitkinin bazı kısımlarına dokunduğunuzda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Genellikle bitkiler, ürettiği polen ve havadaki partiküller tarafından alerjileri tetikler. Bitkinin ürettiği öz ile temas edildiğinde; ciltte tahrişe, kaşıntıya ve şişmeye neden olabilirler.

Sonuç olarak yatak odasına çiçek yerleştirirken aklınızda bulundurmanız gereken tek şey, toksik olmadıklarından emin olmaktır. Yatak odası, huzuru bulabildiğimiz, rahatlayabileceğimiz ve sonunda tüm endişelerimizi bir kenara bırakıp kendimizi uykuya teslim edebileceğimiz yerdir. Yatak odanızı sağlıklı ve ferah kılmak için sadece bitkilere güvenmeyin. Düzenli havalandırma, rahat bir yatak, temiz yatak örtüsü gibi diğer faktörler bir yatak odasının genel refahına katkıda bulunur.


Alt taraftaki karışık alanı silip bu şekilde yeniden yazdık.

örnek bitkiler ekledik

Etiketler: geceleri neden yatak odasında çiçek bulundurmamalıyız
Ağustos 16, 2021
Listeye dön
cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı

Konfor Yatak olarak alışveriş deneyiminizi iyileştirmek için yasal düzenlemelere uygun çerezler kullanıyoruz. Detaylı bilgi için tıklayınız.